Bir atletin fiziksel ve fizyolojik durumunu yansıtan
kalp atım hızı,dayanıklılık antrenmanlarında eforu ve toparlanmayı
değerlendirmek için yaygın bir şekilde kullanılır. Yavaş kalp atım hızının
mesafe atletine yarışmada avantaj sağladığına ilişkin genel bir kabul vardır.
Dinlenim kalp atım hızı dakikada 40 olan bir atletin, kalp atım hızının
dakikada 180 atışa eriştiği bir efor evresinde 140 atışlık bir reservi
olacaktır.
Dinlenim kalp atım hızı değerinin ayakta
ve yatış pozisyonundayken belirgin bir farklılık gösterdiği bilinmektedir.
Finlandiyalı Timo Vuorima'ya göre bu farklılık 20 civarındadır. Bu yüzden
dinlenim kalp atım hızı ölçümü sabah uyanır uyanmaz henüz yatıyor pozisyonundayken
alınmalıdır.
Doğal olarak dinlenim kalp atım hızı;
Sinir sistemi üzerine etki eden stresler, egzersiz sonrası toparlanma
kapasitesi, uyku, sağlık, beslenme gibi birçok etmenden etkilenir.Kalp atım
hızı sabahı izleyen ağır iş yüklemelerinde daha yüksek olabilir. Dinlenmedeki
yüksek kalp atım hızı bir hastalık belirtisi de olabilir.
Dinlenim kalp atım hızı kullanışlı bir yol
gösterici olmasına rağmen, yazar tarafından pek çok uzun mesafe koşucusundan
uzun yıllardan beri toplanan bilgiler, dünyanın en iyileri arasında bile önemli
farklılıkların varolduğunu göstermektedir. Bu farklılığın bir kısmı muhtemelen
dinlenik kalp atım hızının belirlenmesi için değişik metodların
kullanılmasından oluşmaktadır. Diğer faktörler,yarış anındaki form durumu,sorumluluk
sahibi olması gibi faktörlerdir.
Uzun mesafe koşucularının kalp atım
hızının, orta uzun mesafe koşucularından daha düşük olduğunu eldeki bilgiler
göstermektedir. Gene de,kişisel farklılıklar söz konusu olup,bir aletin
nabzının düşük olması daha iyi bir düzeyde olduğu anlamına gelmez. Bazı aletler
yüksek kalp atım hızında oldukça büyük iş yüklerini tolere ederler. Bunun kas
glikojen depoları gibi faktörler tarafından belirlendiği sanılmaktadır.
Yayına Hazırlayan :
Elif YÜKSEL